MARMARİS-GÜNEY ONİKİ ADALAR-MARMARİS

1. Gün: MARMARİS Gemiye biniş 15:30’da Marmaris Limanı’ndan başlar. Erken gelen konuklar bagajlarını Barbaros Yatçılık Ofisi’ne bırakabilirler. İlk gün teknemiz akşam yemeği ve geceleme için Marmaris Limanı’na demirleyecektir. Antik Karia kenti üzerine inşa edilen Marmaris; Physkos, birçok farklı medeniyetin egemenliği altına girmiştir. Bugün göreceğiniz en değerli eser 1577 yılından kalma Marmaris Kalesi’dir. Ayrıca bir cami ve Osmanlı Dönemi’nden kalma kemerlerle kaplı 8 odalı bir kervansaray da bulunmaktadır. Antik dönem kalıntıları, şehrin kuzey tarafında yer alan küçük bir tepe olan Asar Tepesi’nde bulunmaktadır. Türkiye’nin en tanınmış turistik yerlerinden biri olan Marmaris aynı zamanda büyük bir marinaya sahiptir.

2. Gün: SERÇE – BOZUKKALE (LORYMA) Kahvaltıdan sonra gemi güzergahı hakkında bilgilendirilecek ve gümrük işlemlerinin tamamlanmasının ardından Serçe Koyu’na doğru yola çıkacağız. Bu güzel koyda, Bodrum Müzesi’nde sergilenen 11. yüzyıldan kalma Bizans batığını görebilirsiniz. Geceleme için Bozukkale’ye demir atacağız. Bozukkale (Loryma) antik kentinde, sur duvarları ve 9 kulesi ile dikdörtgen şeklinde uzanan bir kale bulunmaktadır. Bozukkale adı ‘eğri kale’ anlamına gelmektedir ve kalenin bir tarafının eksik olmasıyla ilişkilendirilebilir. Liman, coğrafi konumu ve dar liman girişi nedeniyle Mora Deniz Savaşı sırasında Yunan deniz kuvvetleri tarafından da kullanılmıştır. Atina Komutanı Karor, M.Ö. 395 yılındaki Knidos Savaşı öncesinde tüm gemilerini burada toplamış, Antigonos oğlu Demetrius ise M.Ö. 305 yılında Rodos’a saldırmadan önce hazırlıklar için bu limanı kullanmıştır.

3. Gün: BOZBURUN – DİRSEKBÜKÜ – BENCİK Sabah erken saatlerde küçük bir balıkçı kasabası olan Bozburun’a doğru yola çıkıyoruz. Bu bölge sünger dalışı için popüler ve uygundu ancak günümüzde ada halkı artık sünger dalışına ilgi duymuyor çünkü maddi açıdan faydalı değil ve tehlikeli. Son yıllarda sünger dalışı yerini gulet turizmine bırakmıştır. Öğle yemeği ve yüzme molası için Dirsek Bükü’ne demir atacağız. Bugün son durağımız çok dar bir girişi olan ancak içeri girdiğinizde eşsiz bir manzarayla karşılaştığınız Bencik Koyu olacak. Bencik, Hisarönü Körfezi’ni Gökova Körfezi’nden ayıran yarımadanın en dar yerinde, ancak Hisarönü tarafında yer almaktadır. M.Ö. 550’li yıllarda Knidoslular, Perslere karşı bir savunma hattı olarak Hisarönü Körfezi ile Gökova Körfezi arasındaki yarımadanın en dar kara parçasında bir tünel kazmak istemişlerdir. Bu şekilde iki yarımadayı tek bir ada haline getirecekler ve savunma daha kolay olacaktı. Gayretle işe koyuldular ve çok çaba sarf ettiler; ancak sonunda başaramadılar ve şehir Persler tarafından fethedildi. Akşam yemeği ve geceleme için Bencik Koyu’na demir atacağız.

4. Gün: AKTUR – DATÇA Bugün ilk durağımız Aktur Koyu olacak. Öğle yemeği ve yüzme molasından sonra Datça’ya doğru yola çıkacağız. Datça Limanı’ndan tekne için yiyecek ve su temin edilecektir. Datça, M.Ö. 7. yüzyılda Ege Denizi’nden İyonya’nın güney kıyılarına gelen Dorlar tarafından kurulmuştur. Adada hiç nem yoktur ve bol oksijenli temiz havaya sahiptir. Tarihçi Strabon, Datça’nın havası hakkında söylediklerinde haklıydı:

5. Gün: SİMİ Gümrük işlemleri tamamlandıktan sonra Simi Adası’na doğru yelken açacağız ve öğle yemeği ve yüzme molası için Simi Limanı’na yakın bir koyda demirleyeceğiz. Akşam erken saatlerde Simi Limanı’na demir atacağız. Neo-klasik evleriyle kıyı şeridini ve çevre semtleri görebilirsiniz. Çam ve meşe ormanları ve eşsiz koylarıyla Simi Adası’na bayılacaksınız. Simi’nin güney kesiminde iyi korunan bir koyda bulunan Panormitis Manastırı’na gitmek için bir araç kiralayabilirsiniz.

6. Gün: RODOS Sabah erken saatlerde Rodos’a doğru yola çıkacağız. Rodos, Oniki Ada’nın en büyüğüdür. Ada, Avrupa’nın en iyi korunmuş ve en büyük Ortaçağ şehirlerinden birine sahip olması ve yılın 300 günü sıcak bir havaya sahip olması nedeniyle oldukça popüler bir tatil beldesidir. Rodos birçok medeniyetin beşiği olmuştur; Orta Çağ’da Aziz John Şövalyeleri’nden başlayarak, Osmanlılar ve İtalyanlar. Bu nedenle ada eşsiz bir tarihi ahenge ve güzelliğe sahiptir. Rodos’un ana limanı, ada ile aynı adı taşıyan Rodos Şehri’dir. Rodos adasının diğer çok turistik bölgeleri ise; Lindos ve Kamiros’tur. Hâlâ 12 metre kalınlığında bir surla çevrili olan bu şehir, özellikle dar ve taş döşeli yollarında yürürken size Ortaçağ’a geri dönüyormuşsunuz hissi veriyor. Akşam yemeğinden sonra, Rodos Kasabası gece gezmesinin tadını çıkarmanızı şiddetle tavsiye ederiz.

8. Gün: MARMARİS Kahvaltı sonrası saat 10:30’da misafirler değerli anılarla tekneden ayrılacaklardır.